Tuvalet Alışkanlığı
Tuvalet Alışkanlığı
Anne-babalar, küçük yaştan itibaren çocukların tuvalet ihtiyaçlarını kendilerinin çözümlemelerini beklerler. Oysa bu faaliyet yeterli düzeyde kas kontrolü gerektirdiğinden, 2-3 yaşından önce gerçekleşemez.
Anne ve babanın bu işlemi çocuktan çok sert bir biçimde istemesi, çocukta korku, hiddet ve endişe uyandırır. Uzmanlar, erken yaşta ve sert bir yaklaşımla tuvalet eğitimi vermenin zararlı olduğu konusunda birleşmektedirler. Bu tutum, çocukların duygusal dengesini bozduğu gibi, yeterli olgunluğa ulaşmadan yapılan tuvalet eğitiminin de yok denecek kadar az yararı vardır.
15 aylıktan önce çocuk, kendiliğinden lazımlığa oturamaz. Önce altını ıslattıktan sonra, altını ıslattığını annesine anlatmaya çalışır. Daha sonra da yapmak üzereyken anlatır.
Kontrolün ilk aşamalarında, idrar kesesi boşalma ihtiyacı duyduğunda bekleyemez.
2 yaşına gelindiğinde, çoğunlukla çocukların tuvaletlerini annelerine vaktinde haber verdikleri görülür.
2-2,5 yaşına gelindiğinde ise, çocukların çoğunluğu külotlarını indirerek tuvalete tırmanıp oturmaya ve temizlenme dışında her türlü ihtiyaçlarını kendi başlarına görmeye çalışırlar.
3 yaşına gelindiğinde, gün içinde rastlanan idrar ve dışkı kaçırmaları azalır, bununla birlikte çocukların tuvalet ihtiyaçlarını gidermek üzere son dakikaya kadar beklemelerine ve tuvalete gitmeden ciyak ciyak bağırmalarına sık sık rastlanır.
2,5 yaşına gelindiğinde, çocukların çoğu geceleri yataktan kaldırılarak tuvalete götürülürlerse geceyi kuru geçirirler.
Bununla birlikte, 4-5 yaşına kadar bazı kaçırmalar olabilir. Yine bu yaşlarda, çocuklar tuvalet için gece kalkmayı öğrenirler.
Bazı uzmanlar, çocuğun lazımlığa sağlam ve rahat bir şekilde oturma olgunluğuna ulaşmadan önce lazımlık alışkanlığının kazandırılamayacağını söylerler.
Çocuk, annesine, "Çişim var," diyene kadar onu lazımlığa oturtmaktan kaçınmak en sağlıklı yoldur.
Tuvalet alışkanlığı, telaş yaratmadan, sakin bir biçimde ve zor kullanmadan gerçekleştirildiği sürece yararlıdır. Bu alışkanlığın başladığı tarih bizim için önemli değildir.
Bu konuda bir zorlama yoluna gidilmemesi çok önemlidir. Çocuk lazımlığa konulduğunda ağlarsa, hemen kaldırılmalıdır. Bebeği ya da çocuğu, isteği dışında lazımlığa zorla oturtmak, her zaman yanlıştır. Tuvalet eğitiminden kaynaklanarak ortaya çıkan çeşitli davranış sorunlarının en yaygın nedeni, bu zorlamadır.
Zorlama ile lazımlığa oturtulan çocuklar, daha sonraki aylarda lazımlığı kullanmayı reddederler. Aynı çocuklar, lazımlıktan kalkar kalkmaz, bile bile idrar ya da dışkılarını külotlarına yaparlar ya da bile bile dışkılarını tutarlar ve ciddi biçimde kabız olurlar.
Zorlanan çocukların bazıları, ilerde yataklarını ıslatan, enuretik çocuk olurlar. Bazılarında da çeşitli uyum ve davranış bozuklukları görülebilir:
"6 yaşında bir erkek çocuğu, 2,5 yaşındayken anneannesinin baskısıyla zorla lazımlığa oturtulduktan sonra kekeme olmuştur.
9 yaşlarında bir kız çocuğu, yağmurlu havalarda okula gitmek istemez, yollar çamurlu olduğu zaman da sokağa çıkmaktan kaçınırdı. Bu saplantının nedeni araştırıldığında, küçük yaşta annenin kazandırdığı bir korkudan kaynaklandığı görüldü.”
Tuvalet alışkanlığı konusunda telaşa kapılmamak ve çocuğu zorlamamak gerekir. Çocuk, zamanı geldiğinde normal bir biçimde kontrolü öğrenecektir.
Genellikle çocuğu, her beslenmeden sonra birkaç dakikalığına lazımlığa oturtmak yeterlidir. Daha büyüdükçe bebekler, tuvaletIerinin geldiğini gösterebilirler, ya da çeşitli hareketlerle anlatmaya çalışırlar. Dikkatli anne, çocuğu hemen lazımlığa oturtarak altının ıslanmasını engelleyebilir.
Çoğunlukla ilk 4 yıl içinde çocukların çoğu, tuvalet eğitimiyle ilgili olarak az ya da çok problem çıkarırlar. Bazen bu problemler, büyük bir sıkıntı kaynağını oluşturabilir.
Diğer eğitim konularında olduğu gibi, önemli olan, tuvalet alışkanlığının kazandırılmasında da, özverili ve sağduyu sahibi bir birey olunmasıdır. Sevecen bir yaklaşım ve sabırla, annenin çözümleyemeyeceği sorun hemen hemen yok denecek kadar azdır.